2. Dünya Savaşı’ndan Tarihi Eserlerimiz

05.04.2021
1.491

 2. Dünya Savaşı’ndan Tarihi Eserlerimiz 

Son yıllarda sıklıkla 1940’larda camilerin kapatıldığı ile ilgili söylemlerini duymaktayız. Peki, camiler neden kapatıldı?
70-85 milyon insanın hayatını kaybettiği küresel 2. Dünya Savaşı’na tüm baskılara rağmen tarafsız kalarak girmeyen Türkiye büyük bir başarı sağlamıştır. Ancak yine de her türlü olasılığa karşı olası savaş durumu için önlemler alınmıştır. Alınan birçok önlemi bugün bizler pek bilmemekteyiz. Yolu Trakya gölgesinden geçenler yol boyunca yer yer bulunan “Korugan”’ları yani bir nevi bonetleri/askeri sığınakları görmüştür belki de. Büyükçekmece’den Edirne’ye Çanakkale’ye kadar tüm bölgede bulunurlar, olası savaş durumu için farklı bölgelerde savunma hatları oluşturulmuştur.

 Bununla birlikte çoğumuzun bilmediği bir önlem daha alınmıştır. Kültür varlıklarının korunması için kollar sıvanmış ve üzerinde ince düşünülerek akılcı bir çözüm bulunmuştur. 2. Dünya Savaşı sırasında bombalanan Avrupa başkentleri, kültür ve insanlık mirasının göz ardı edildiği bir ortamda alınan önlemlerin ne denli önem arz ettiği de anlaşılmaktadır. 

Hastaneler gibi dini mekanlara da saldırıda bulunmak savaş suçu sayıldığından özellikle İstanbul müzelerinde bulunan kutsal emanetlerin de dahil olduğu taşınabilir eserler trenler ile Anadolu’da daha güvende olabileceği düşünülen Niğde’de yer alan camilere götürülmüş ve koruma altına alınmıştır. Bu nedenle içerisinde eserlerin bulunduğu camiler bu süre içinde yaklaşık 4 yıl kapalı kalmışlardır. 

Bu koruma önlemlerinin en güzel örnekleri fotoğraflı belgelemesi sağlanmış olan İstanbul Arkeoloji Müzesi’dir. Taşınabilir eserler sandıklar ile Niğde’ye gönderilmiş olup taşınamayan lahitler, heykeller ve müze ile yaşıt vitrinleri ile müzenin asli diğer ögeleri de koruma altına alınmıştır. Lahitler olası bombardımandan etkilenmemesi için çevresine kurulan karkas içine ve üzerine yerleştirilen kum torbalarıyla koruma altına alınmıştır. 

Üst katlarda heykellerin, vitrinlerin vb. devrilme riskine karşı olası durumda en az zararı görmesi için tüm zemin yaklaşık 15 cm kum ile kaplanmıştır. Tüm vitrin ve binanın pencere camları olası uzak bombalama sarsıntılarında kırılmaması için çift yönlü olarak bantlanmıştır. 

Değerlerin hızla değiştiği dünya düzeninde bugün risk altında kültür varlıkları için bu kadar incelikli düşünebilecek müze müdürleri, idareciler, yöneticiler var mıdır? Her türlü bilgiye anında ulaşmamızı da sağlayan bu düzen acaba sorgulamadan kabullenmeyi de mi öğretmiştir? 

Ziyaretçi Yorumları

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.